Bir insanın gözle görülmeyen yaralarını, kelimelere dökülemeyen acılarını, ifade edemediği ihtiyaçlarını duymaya çalışmak… Psikolog olmak, yalnızca bir meslek değil; insanın en derin tarafına tanıklık etme sorumluluğudur. 10 Mayıs, tam da bu sorumluluğu büyük bir özveriyle taşıyan meslektaşlarımızı onurlandırmak için var: Dünya Psikologlar Günü.

Psikoloji, yalnızca “sorun çözmek” değil; bireyin potansiyelini fark etmesi, kendine temas edebilmesi ve iç dünyasında yeni bir düzen kurabilmesidir. Psikologlar, bir yara bandı değil, iyileşme sürecinde eşlik eden kişilerdir. Dinlemek, anlamak, sabırla beklemek ve bazen de kişinin kendi sesini bulması için sessiz kalmak… Bu görünmeyen emeği meslek olarak seçen herkesin bugün hatırlanması gerekir.

Toplum olarak ruh sağlığını konuşmakta zorlandığımız, destek almayı hâlâ “zayıflık” gibi gördüğümüz bir dünyada, psikologlar, “İyileşmek ayıplanacak bir şey değildir” mesajını sessizce yaymaya devam ediyor. Bir çocuğun ilk kez “korktum” diyebilmesinde, bir yetişkinin yıllar sonra “ben de önemliyim” diyebilmesinde, bir ergenin “anlaşıldım” hissini ilk kez yaşamasında hep onların izi var.

Bugün, seans odalarının kapalı kapıları ardında görünmeyeni görmeye, duyulmayanı duymaya çalışan, kendini unutarak başkasının dünyasına kulak veren, tükenme pahasına ışık olmaya çalışan tüm meslektaşlarımın günü… Hepimizin günü.

Unutmayın, psikolojik destek bir lüks değil, temel bir ihtiyaçtır. Ve bir gün değil, her gün hatırlanması gereken bir alanın emekçisiyiz.

10 Mayıs Dünya Psikologlar Günü kutlu olsun.
Uzman Psikolog Hande Durmaz