Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

Alla hu Teala’ya hamt olsun. yüzbinlerce salât ve selam Hz. Muhammed
Mustafa (sav)’ e olsun.

Allahümme salli ala seyyidina Muhammed'in ve ala ali seyyidina Muhammed

Aşure, Hicri ayların birincisi olan Muharrem’in onuncu günüdür.
Muharrem ayı İslami yılın başlangıcı olması bakımından Müslümanlarca
çok değerlidir.

Aşure günü adını alan bugünde oruç tutulurdu. Aşure orucu denen bu
oruç, İslâm’dan önce Araplarca bilinirdi.

Aşure kelimesinin İbranice aşar’dan geldiği ve o günde Arapların oruç
tuttuğu dikkate alınırsa, kelimenin bütün Semavi diller arasında ortak
bir kelime olduğu anlaşılır.

Bu kelime Yahudilerde büyük kefaret günü için kullanılmıştır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Medine-i Münevvere ’ye geldiği zaman
Yahudilerin Aşure günü oruç tuttuklarını gördü ve bunun ne orucu
olduğunu sordu. Cevap olarak şöyle dediler:

“Bugün, iyi bir gündür. Allah (c.c.), İsrail oğulları’nı Firavun’un
zulmünden bugün kurtarmıştır. Hazreti Musa (a.s) Allah’a (c.c) şükür
için bugünde oruç tutmuştur. Biz de tutarız” dediler.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Biz Hazreti Musa’nın (a.s.) sünnetine
sizden daha yakınız” dedi ve o gün oruç tuttu, ashabına da tutmalarını
emir buyurdu (Buhârî, -Savm,)

Hz. Aişe’den"(r.anha.) validemizden nakledilen şu hadiste, Allah
Rasulü’nün (s.a.v.) Mekke-i Mükerreme döneminde de Aşure orucu tuttuğu
anlaşılır.

“Cahiliye devrinde Kureyş Aşure gününde oruç tutardı. Hicretten önce
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de Aşure orucu tutardı. Medine-i
Münevvere 'ye hicret ettikten sonra bu oruca devam etti. Ashabına da
tutmalarını emretti.

Ertesi yıl Ramazan orucu farz kılınınca aşure günü orucunu bıraktı,
isteyen bu orucu tuttu, dileyen de bıraktı.” (Buhari Savm)

Ayrıca Yahudilere benzememek için Muharrem’in 10. gününü yalnız
tutmamalı 9. ve 10. günü oruç tutmalı veya 10. ve 11. günlerinde oruç
tutulmalıdır. Muharrem’in ilk 10 günü ve hassaten onuncu (Aşure) günü
çok faziletlidir. Çünkü birçok muazzam hadiselere sahne olmuş hatıralı
bir gündür.

Şöyleki: -Hz Nuh’un (a.s.) gemisinin bugünde tufandan kurtulup
selamete ermesi (Aşure adlı tatlının menşei de buna dayanır.)
Gemidekiler o günü kutlamak istemişler ve geminin ambarında arta kalan
erzakı karıştırıp bir aş pişirmişler. İşte aşure pişirme âdeti buradan
kalmıştır.),

Hz. Âdem’in (a.s.) tövbesinin kabul edilmesi,

Hz. Eyyub’un (a.s.) hastalığından şifa bulması,

Hz. İbrahim’in (a.s.) Nemrud’un ateşinden kurtulması,

Hz. Yakup’un (a.s.) Hz.Yusuf’a (a.s.) kavuşması Aşure gününde olmuştur.

Hz Ebu Hureyre’den (r.a.) rivayet edilen hadisi şerifte: “Ramazan’dan
sonra en sevaplı oruç ilahi ay olan Muharrem’de tutulandır”
buyrulmuştur.(Tirmizi)

Hz. Ali (r.a.) şöyle rivayet etmiştir: Bir adam gelip Allah Rasulü’ne
(s.a.v.) sordu: “Ya Rasulallah! Ramazan’dan sonra hangi ayda oruç
tutmamı emir buyurursunuz?” Efendimiz (s.a.v.)“Eğer Ramazan’dan sonra
oruç tutacaksan, Muharrem’de tut! Zira o, Allah’a (Celle Celalühü) ait
bir aydır. Onda bir gün vardır ki, bir kavmin tövbesini o gün kabul
buyurdu, başka kavimlerin de tövbe ve niyazlarını o gün kabul buyurur”
buyururlar. (Tac: c. 2)

Bir hadisi şerifte,”Aşure gününde evlad-ü iyalina bolluk gösterenin
bütün senesinde Allah (c.c.) bolluk ihsan eder.” Buyrulmuştur. Ebu
Katede (r.a.) şöyle rivayet edilmiştir. Kâinat’ın efendisi (s.a.v.)
“Aşure günü orucunun faziletinden soruldukta Şu cevabı verdi. Geçen
senenin günahlarını örter. (Müslim)

Hicrî aylar şunlardır:

1-Muharrem,

2-Safer,

3-Rebiyülevvel,

4-Rebiülâhir,

5-Cemâziyelevvel

6-Cemâziyelahir

7-Recep,

8-Şaban,

9-Ramazan,

10-Şevval,

11-Zilkade,

12-Zilhicce.”.

“Kıyamet günü insanların bana en yakını bana en çok salavat okuyandır”
Hz. Muhammed (sav)

Allahümme salli ala seyyidina Muhammed'in ve ala ali seyyidina Muhammed