Hendek’te geçtiğimiz günlerde bir havai fişek fabrikasında yaşanan patlama ve bu patlmada bir işçinin yaşamını yitirmesinin ardından iş kazaları bir kez daha gündeme geldi.


Özellikle 2. Organize Sanayii Bölgesi’nde faaliyet gösteren fabrikalarda neredeyse her gün bir iş kazası meydana  geliyor. Bu iş kazaları genellikle yaralanmalarla sonuçlanıyor. Ancak Coşkunlar havai fişek fabrikasında gördüğümüz üzere feci ölümlere yol açabiliyor ya da faciadan kıl payı kurtulunuyor.

 
Başta 2. Organize Sanayii Bölgesi olmak üzere Hendek’teki diğer irili ufaklı birçok üretim merkezinde iş kazaları yaşanıyor. Bu kazaların bir kısmı işçilerin dikkatsizliği nedeniyle yaşanıyorken büyük bir kısmı da iş güvenliğinin yeterince sağlanmamasından kaynaklanıyor.

 
Son dönemde önemli ekonomik gelişmeler kaydeden Hendek’te bu tarz iş kazalarının yaşanması üzücü. Çünkü iş ve üretim potansiyeli her ne kadar gelişmişliğin ana ölçütüyse iş güvenliği ve çalışma ortamı da bir o kadar ana ölçüttür.


Hendek’te 11 Aralık’tan bu bu yana havai fişek fabrikasındaki patlama dahil 10’a yakın iş kazası yaşandı.


Bu, pek de iç açıcı bir tablo değil.


Havai fişek fabrikasındaki patlama bir ders olsun ve yaşamını yitiren Yılmaz Şapoğlu da umarız iş kazalarında kaybettiğimiz son insan olsun. Yılmaz Şapoğlu’nun ailesinin yaşadığı derin acıyı başka aileler yaşamasın


Son dönemde kalkınmada önemli bir seyir kaydeden Hendek, iş güvenliği ve daha modern çalışma ortamlarıyla da adından söz ettirmeli.


İş güvenliğinin sağlanmadığı iş yerleri cezalandırılmalı, denetimler sıklaştırılmalı. Bu bir lüks değil; yasal bir zorunluluktur.


İş kazaları birer insanlık suçudur.