Bismillahirrahmanirrahim

Bizleri Müslüman olarak yaratan, peygamber ve sahabe sevgisiyle donatan, Mevla Tealaya sonsuz hamd olsun. Âşıkların gözyaşları adedince, denizlerin damlaları adedinde, Salât ve selam Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘e âline olsun.

Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed

Değerli okurlarım! Mezar, ölen kimsenin toprağa gömüldüğü yer. Çoğulu kubur, dur. İnsan, ruh ve bedenden meydana gelen bir canlıdır.

Ruhun yaratılışı bedenden öncedir. Buna göre insan hayatının devreleri dörde ayrılabilir.

1-Safha: Yaratıldığı zamandan bedene ruh üfleninceye kadar ruh devresi. Kur’an-ı Kerim’de ruhların topluca yaratılmasından sonra Cenâb-ı Hakk'ın ilk uyarı ve tebliği şöyle ifade edilir:
Hani Rabbin, Âdemoğullarından, onların sulplerinden zürriyetlerini çıkarıp kendilerini nefislerine şahit tutmuş; ben sizin Rabbiniz değil miyim? Demişti. Onlar da; evet rabbimizsin, şahit olduk, demişlerdi. İşte bu şah itlendirme, kıyamet günü; bizim bundan haberimiz yoktu dememeniz içindi.” (Araf Suresi. 172).
2-Safha: Dünya hayatıdır. Doğumla başlar, ölümle sona erer. Dünya hayatının amacı, kimin nasıl fiil ve hareketlerde bulunacağını denemek, sonuçları tespit etmektir.
O, hanginizin daha güzel iş yapacağınızı denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstündür, bağışlayandır. (Mülk Suresi. 2)
“Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Müjdele o sabredenleri! (Bakara Suresi. 155).
3-Safha: Kabir hayatı olup, ölümle başlar, kıyamet gününe kadar devam eder.
4-Safha:  İse, kıyametin kopmasıyla sonsuza kadar sürecek olan ahir et hayatıdır. Kabir hayatı, bir bakıma ahire tin giriş kapısı ve başlangıcı sayılır.
Ölen kimse, ister kabre defnedilsin, yırtıcı hayvanlarca parçalansın; ister ateşte yanıp külleri savrulsun ya da denizde kaybolsun, onun için kabir hayatı başlamış olur.
Münker ve Nekir melekleri kabir sorgulamasını yapar. Rabbini, peygamberini ve dini sorar. Bu sorgudan sadece peygamberler ve çocuklar muaftır. Kabirdeki ölü cennetlik (said) bir kimse ise, onun ruhu Cennet'e gider, eğer günahkâr ve cehennemlik (şaki) ise, Cehennem'in yanına gider.
Bir kısım ruhlar da berzah'ta bulunurlar ki, burası ne Cennet ne de Cehennem'dir.
 
        Efendimiz (s.a.v) in Kabir uyarısı
 
 Kâinatın efendisi bir keresinde namaz kılmak için mescide gelince katıla katıla gülen ve bu yüzden dişleri görünen bir topluluk gördü.
 
Bunun üzerine, Habibullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: Eğer ölümü çok hatırlasaydınız bu gördüğüm hal meydana gelmezdi.
 
O halde ölümü çok hatırlayınız. Kabir üzerinden bir gün geçmez ki şöyle seslenmesin. Ben kimsesizlik eviyim, yalnızlık eviyim, topraktan bir evim, haşaraların yuvasıyım.
 
Bir mümin kabre konunca kabir ona senin gelişin mübarek olsun, ne iyi ettin de geldin. Yeryüzünde dolaşanlar arasında en çok seni sevdim.
 
Bugün sen bana geldin. Benim sana güzel davranışımı göreceksin. Ondan sonra kabir, ölünün göreceği yere kadar genişler. 
 
Ve kendisine devamlı cennetin havası ve kokuların geleceği bir kapı açılır. Günahkâr bir kabre konunca kabir ona Gelişin hayırsızdır, gelmekle kendine yazık ettin.
 
Yeryüzünde gezenler arasında en çok senden nefret ederdim. Bugün sen bana teslim edildiğine göre sana karşı davranışımı göreceksin. Diyecektir. Sonra onu öyle sıkacak ki kaburgaları birbirine geçecektir.
 
Ona yetmiş tane öyle ejderha musallat olacaktır ki onlardan biri yeryüzüne üflese unun tesirinden yeryüzünde bir yeşil ot dahi kalmaz. Onlar kıyamete kadar o ölüye sokacaklardır.”
Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed