Bismillahirrahmanirrahim,,,

Bütün hamtlar ve övgüler Allahu Teala’ya mahsustur. Salatü selam Hz.
Muhammed (sav) ve selleme aline ve ashabına olsun.

Allahumme salli ala seyyidina Muhammed’in ve ala ali seyyidina Muhammed,,

Değerli okurlarım!  Asr-ı saadette Mescid-i Nebevî’nin bakım ve
temizliğiyle ilgilenen bir kadın vardı. Allah Resûlü (s.a.s) bu kadını
göremeyince merak edip sahabeye sordu. Ashâb-ı kiram, kadının vefat
ettiğini söyledi. Bunun üzerine Peygamberimiz, “Bana niçin haber
vermediniz?” buyurarak üzüntüsünü dile getirdi. Ardından o kadının
kabrine gitti, cenaze namazını kıldı ve ona dua etti.(Müslim)

Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in bu davranışı, Allah’ın mescitlerine hizmet
edenlere vefa gösterilmesinin ne kadar da güzel bir örneğiydi

 Bereket ve hidâyet kaynağı olan ilk mabet, Mekke-i Mükerreme’deki
Kâbe’dir. Yeryüzündeki her mescit ve cami ise Kâbe’nin birer
şubesidir.

Cami ve mescitlerimiz, Beytullah’tır yani Allah’ın evidir. İslam’ın
nişanesi, tevhidin merkezi, vahdetin gür sadasıdır. Şehirlerimizin
kalbi, hayatımızın merkezidir.

İlim, irfan ve hikmet menbaıdır. Resul-i Ekrem (sav)’in ifadesiyle
cami ve mescitler, Allah katında beldelerin en sevimli olan
mekânlarıdır. (Buhari)

Cami ve mescitlerimiz, Kâbe’ye, Mescid-i Nebevî’ye ve Mescid-i Aksâ’ya
duyduğumuz vefanın göstergesidir. Bizler Allah kelamıyla burada
tanıştık. Peygamber varisleriyle burada buluştuk.

Rahmanî ve nebevî terbiyeyi burada aldık. Adap ve erkânı burada
öğrendik. Birlik ve beraberliği, kardeşlik ve vefayı burada kuşandık.

Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Allah’ın mescitlerini, camilerini
ancak Allah’a ve âhiret gününe inanan, namazını kılan, zekâtını veren
ve yalnız Allah’tan korkan kimseler imar ederler...’(Tevbe,18.)

 cami inşa etmek önemlidir. Ancak asıl önemli olan, camilerimizi
varlığımızla imar etmektir. Zihinlerimizi ve gönüllerimizi caminin
huzur iklimi ile buluşturmaktır. Kadını, erkeği, çocuğu, genci ve
yaşlısıyla camilerimizi şenlendirmektir.

Rabbimize ve birbirimize vefayı irfan mektebi camilerimizde pekiştirmektir.

Sevgili peygamberimiz (sav) “Bir kişinin sürekli mescide, camiye
gittiğini görürseniz onun imanına şahitlik edin.”

Allahu Azimüş-şan Buyuru yor ki: Bir kul 40 yaşına geldiğinde! Ondan 3
belayı kaldırırım.

1-Delilik 2-Cüzzam. 3-Baras hastalıklarını kaldırırım.

50-yaşında kulumun hesabını kolaylaştırırım.

60-yaşında bana yöneltirim kendimi ona sevdiririm.

70-yaşında Meleklere bu kulumu sevin derim.

80-yaşında kulumun kötülüklerini silin iyiliklerini yazın derim.

90-yaşında Meleklerime derim ki, Allah'ın yeryüzündeki esirini görmek
isteyen bu adama baksın.

90-yaşına gelen adama Rabbim ailesine şefaat etme hakkı tanır.

Allahumme salli ala seyyidina Muhammed’in ve ala ali seyyidina Muhammed