بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

 

Bütün hamtlar ve övgüler Allahu Teâlâ’ya mahsustur. Kâinat’ın zerresi adedince, Salât ve Selam bütün insanlığın Efendisi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) âline ashabına olsun

 

DİN, Allahü Teâlâ’nın peygamberler aracılığı ile akıl sahibi insanlara tebliğ ettiği, onları dünya ve ahir et mutluluğuna kavuşturan ilahi emir ve yasaklardır. Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kurban kesmek, bunlar Allahu Teâlâ’nın yapın diye emrettiği işlerden bir kısmı. Gıybet etmeyin, yalan konuşmayın, dedi kodu yapmayın, yetim malı yemeyin, söz getirip götürmeyin, hırsızlık yapmayın, adam öldürmeyin, kumar oynamayı, içki içmeyin, zinaya yaklaşmayın, gibi, bunlarda Mevla Teâlâ’nın yasakladığı şeylerdir.

 

Din, bir spor dalı gibi isteğe bağlı zevk, oyun ve eğlence değil, ilahi bir yükümlülüktür. Beyinsel özürlüler dışında ırkı, rengi ve dili ne olursa olsun bütün insanlar dini kurallara uyma ve dini kurallar doğrultusunda yaşama zorunluluğundadır. Çünkü Allahu Teâlâ insanları bunun için yaratmış, akıl ile biçimlendirmiş ve yeryüzüne halife kılmıştır.

 

DİN,.din teriminde: Ceza, İslam, Adet, İbadet, Taat, İnkiyad, Hüküm, Ferman, Tevhit, Millet, Şeriat, Vera, Takva, Hisap, gibi türlü manalara gelir. (Firazabadi-Kamusulmuhit..) 

 

DİN, kelimesinin çeşitli şekillerde yer aldığı ayet-i kerimeleri, manalarına göre bir sınıflandırmaya tabi tutarsak:

Mutlak olarak Din: İtaat, boyun eğme ve ibadet. İşte ilahi ferman,

 

إِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللَّهِ الْإِسْلَامُ 

 

Allah katında geçerli tek din İslam’dır.”( Âl-i İmran Suresi: 19.)

Çünkü İslam ilahi dindir  ve temel ilkesi tevhit yani “La İlahe İllallah”  dır. Allah bir’ dir, Ondan başka ilah yoktur. Dünyayı ayı ve güneşi, yıldızları ve galaksileri ve zerre’den küreye her şeyi yaratan, yörüngelerine oturtan ve her birini belirli bir merkezin etrafında döndüren O’dur. İslamın temel kaynağıKur’an-ı Kerim ve onun peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) dir.

 

Kur’an-ı Kerim son ilahi kitap olduğu ve ondan sonra başka ilahi kitap gelmeyeceği için Mevla Teâlâ’nın koruması altındadır. 1400 küsür yıldan beri tek bir harfi değişmeden orijinal aslını aynen korumaktadır. Hiç bir varlık fıtratının (yaratılışının amacının) dışına çıkamadığı gibi insan da fıtratının dışına çıkamaz ve dindiz yaşayamaz. Bedenin havaya, suya ve çeşitli gıdalara ihtiyacı olduğu gibi, ruhların da huzura, manevi feyizlere ve manevi gıdalara (ibadetlere) ihtiyacı vardır.

 

Fahri Kâinat Efendimiz (s.a.v.) Arafat meydanında “Kasva” isimli devesinin üzerinde “Yüz yirmi dört” bin Ashabına ve onların tahtında bütün insanlığa Veda Hutbesi’ni irad ederken şu ayet-i kerimeyi tebliğ etmişlerdir:

 

الْيَوْمَ أَكْمَلْتُ لَكُمْ دِينَكُمْ وَأَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَتِي وَرَضِيتُ لَكُمْ الْإِسْلَامَ دِينًا

 

“Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam’ı beğendim.” (Maide Suresi: 3 )

 

Gerçek din, Hazret-i Allah’ın (c.c.) bir kanunudur. Cenab-ı Allah bunu, peygamberleri aracılığı ile insanlara ikram ve ihsan buyurmuştur.

 

Din duygusu insanın doğasında var olan bir duygudur Din ve inanma, insanın insan olma özelliklerindendir Onu insan hayatından çıkarmak mümkün değildirDin, insan yaşamını anlamlandırma, şekillendirme, insanın insanca yaşamasına yardımcı olma açısından çok önemli bir yere sahiptir.

Çünkü din, insan yaşamını derinden etkiler ve onun hayatına yön verir. İnsanın yaratılış amacını gerçekleştirmesine, onun kendisiyle, toplumla ve yaratıcısı ile barışık olarak yaşamasına, doğuştan getirdiği yeteneklerini geliştirmesine, aklını ve özgür iradesini kullanarak iyi insan olmasına ve yararlı işler yapmasına katkıda bulunur 

Din, insanı düşünce açısından olgunlaştırmayı, tutum ve davranışlarında ölçülü ve dengeli olmayı hedefler . Bir ayeti kerimede şöyle buyrulur.
 

الَّذِي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيَاةَ لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلًا وَهُوَ الْعَزِيزُ الْغَفُورُ

 

"Allah, ölümü ve hayatı, hanginizin daha güzel davranışlarda bulunacağını imtihan etmek için yarattı" (Mülk Suresi, 2)

 

Ayeti Celilede, dinin amacının insanı ahlaki olgunluğa ulaştırmak olduğunu göstermektedir Bu anlamda din, insanın insan olduğunun farkında olan, insanlığının gerektirdiği sorumluluğu taşıyan, yaratılışına uygun evrensel değerlere sahip, aklını ve diğer yeteneklerini en iyi şekilde kullanabilen, hayatını bilerek yaşayan kişilikli insan olmasına yardımcı olur

 

DİNLER ÜÇ KISMA AYRILIR

 

1-Hak (gerçek) Din.

 

Allahü Teâlâ tarafından peygamberler aracılığı ile insanlara bildirilen ve hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar gelen dindir. Bu özellikleri taşıyan tek din İslam dinidir.

 

2- Muharref  (bozulmuş) Dinler.

 

 Hak din iken sonradan insanlar tarafından değiştirilen tahrip edilen dinlerdir. Yahudilik ve Hıristiyanlık gibi.

 

3-Batıl  (asılsız) Dinler.

 

Allahu Teâlâ tarafından gönderilmeyip insanlar tarafından uydurulan dinlerdir. İlahi olmak şerefinden yoksun olup hiçbir bakımdan din kutsallığını taşımazlar. Ateşe, yıldızlara ve putlara tapan milletlerin dini bu türdendir.

 

Rabbim bizi dini mübini İslam’dan ayırmasın. İslama hadim eylesin. Hayatımızın bütün safhalarını, İslam olarak yaşayıp, son nefeste iman ve Kur’an-la ölmeyi nasip eylesin.  Selam ve dua ile..