Bismillahirrahmanirrahim
MESCİD-İ NEBİ
Bütün hamtlar ve övgüler Allahu Teâlâ’ya mahsustur. Kâinatın zerresi adedince, Salât ve selam Âlemlerin Efendisi, Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘e âline ve ashabına olsun.
Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed
Değerli okurlarım! Mescid-Nebi: Kâinat-ın en güzeli (s.a.v.) Medine-i Münevvere’ye hicretinden hemen sonra ashabıyla birlikte bina ettiği mescit, Mescid-i Resul Mescid-i Şerif Mescid-i Saadet ve Mescid-i Nebevi-i Adlarıyla-da anılmaktadır.
Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa-dan sonra Yeryüzündeki mescitlerin en faziletlisidir. Kâinat-ın Gülü (s.a.v.) Hicret yolculuğunda kısa bir müddet Kuba köyünde kalmış, Kuba Mescid-i adıyla anılan mescid-i inşa etmişti.
Buradan yola çıkıp, Medine-i Münevvere-ye ulaştı. İlk iş hemen bir mescid yapmıştı. İşte Bu mescit Medine-i Münevvere de içinde Allah Resulü’nün kabri saadetinin bulunduğu Camii- şeriftir. Bizzat Efendimiz (s.a.v.) tarafından yaptırılmış daha sonra muhtelif tarihlerde genişletilmiş ve yenilenmiştir.
Mescid-i Nebi, peygamberimiz (s.a.v.) zamanında 2’ kere yapılmıştır. Birincisi, Hicret’in ilk senesinde, ikincisi, Hayber’in fethinden sonra, Hicret’in 7 ci senesinde, Medine-i Münevvevere’de inşa edilen bu mescid aynı zamanda, kurulan İslam devletine ait bütün faaliyetlerin yürütüldüğü bir merkez niteliğindeydi.
Efendimiz (s.a.v.) ashabıyla orada istişare eder, savaş ve barış kararlarını orada alır, elçi heyetlerini orada kabul eder, savaşa çıkacak orduları orada teçhiz ederek yola çıkarır.
Topluma ait bütün meseleler orada çözüme kavuşturulur, hatta gerektiğinde, suçlular ve esirler, bağlanmak suretiyle, orada hapsedilirdi. (Nesei, mesacid.20)
Eğitim ve öğretim faaliyetleri, mescid-in “Suffa” denilen kısmında yerine getiriliyordu. İslam ümmetinin çekirdeğini oluşturan ashap ve seçkin sahabe âlimler, islamda ilk üniversite sayılabilecekler bu mekânda yetişmişlerdi.
İslam-ın esaslarını öğrenmek üzere Medine dışında gelenler için aynı zamanda bir yatak hane vazifesi görüyordu. (Tabaka tül Kübra,)
Alah Resulü (s.a.v.) burada bizzat dersler veriyordu. Yeni gelen öğrencilere, okuma yazmayı öğreten diğer öğretmenlerde bulunmaktaydı. Burada barınan öğrencilerin ihtiyaçlarının büyük bölümünü cömert sahabiler karşılıyordu..
Mescid-i Nebevi’nin en büyük genişletme ve imar faaliyeti 1984–1994 yılları arasında yapıldı. Mevcut yapıyı doğu, batı ve kuzeyden kuşatan 82.000 m2 lik bu ilave ile Mescid’in alanı 98. 326metreye ulaştı.
Mescid’in damında namaz kılınabilecek 67.000 m2 lik kısımla birlikte toplam alan 165.326 m2oldu.
Mescid’i kuşatan. Alan 235.000 m2 olan Mescid’i Nebevi’nin alanı 100.000 m2 Satuh alanı. 67.000 m2 Toplam alan. 400. 327 m2 Cemaat kapasitesi.
Kapalı kısımlarda takriben 300.000 kişi, Üs katta. 90.000 kişi, çevresiyle birlikte 730.000 kişi, (1000.000’a ulaşmaktadır.)
27.Adet hareketli kubbe mevcut olup 9 tonu ahşap, 80 ton ağırlığındadır. Bu kubbeler uzaktan kumandalıdır.
Havanın müsait olduğu günlerde açılmakta, müsait olmadığı günlerde kapatılmaktadır.
10 Tane minaresi olup, 6. Yeni minare, 5. er, şerefeli yüksekliği 104. Metredir. 6.yeni minare eskilerden 32.metre yüksektir ve 4. köşeye 1. er ana giriş ede 2. tane yapılmıştır.
334. Basamak vardır. Hilal 4200 kg, olup 14 ayar altından Türkiye’de imal edilmiştir.
91. Adet kapı, 140. adet alt katta pencere, 2400. adet üs katta pencere, teras kata çıkış için 6. adet yürüyen merdiven.14 adet normal merdiven var.
8500 adet beton arma kazık vardır. Derinlikleri 20 ile 57 metre arasındadır.
2400 adet zemin katta, 2020 adet normal katta kolon vardır. Şu anda Yasini şerif mermer levhalara yazılıp kolondan kolona tüm Haremi kaplamaktadır.
Her biri 5 cm çapındadır. 2200 kg. ağırlığında bronzdan 60. adet avize mevcuttur.
627. adet güvenlik ve naklen yayın kamerası, vardır. Haremin kuzeybatısı ve güneyinde ”U”şeklinde yeraltında 2 katlı oto park mevcuttur. Oto parkın derinliği 18 metredir. Harem soğuk su ile soğutulmaktadır.
Bu su uzunluğu 7,5 km. olan bir tünel yoluyla Hareme su ulaşmaktadır. Mescid’in etrafındaki meydanlarda 2. katlı abdest alma yerleri ve oto parklar bulunmaktadır.
Açık meydanlarda, tavan yüksekliğinde 12. çadır kurulur. Havanın müsait olduğu günlerde açılır. Sıcak olan günlerde otomatik olarak kapanır.
Mescid-i Nebevi, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa'dan sonra, yeryüzündeki mescitlerin en faziletlisidir. Bu konuda Hz. Peygamber (s.a.s)'den birçok hadis varit olmuştur.
Mescid-i Nebi’de, bir bölüm vardı ki, Resulullah (s.a.s) burayı Cennet bahçelerinden bir bahçe olarak nitelemiştir. Ayrıca minberini de aynı şekilde vasıflandırmıştır.
Bir hadiste şöyle denilmektedir:"Güzeller güzeli (s.a.v.), bir hurma kütüğüne yaslanarak hutbe okurdu. Ashabdan biri şöyle dedi: "Ya Resulullah! Senin için bir şey yapalım ki, cuma günü üzerine çıktığın zaman insanlar sizi görsün ve hutbenizi duyabilsinler" dedi. Bunun üzerine Resulullah; "olur" dedi.
Üç basamaklı bir minber yapıldı. Daha önce yaslanıp hutbe okuduğu kütüğü geçince, kütükten on aylık gebe devenin inlemesi gibi iniltiler gelmeye başladı. Resulullah onu eliyle meshetti ve ses kesildi. (Buhârî, Cuma, 26;)
“Efendimiz (s.a.s), bu minberin üzerine çıktığı zaman şöyle demişti:"Evimle minberimin arası Cennet bahçelerinden bir bahçedir ve minberim de Cennet bahçelerinin üzerindedir (Ahmed b. Hanbel, 2, 36),.
Diğer bir hadis de; "Evimle minberimin arası, Cennet bahçelerinden bir bahçedir ve minberim havzımın üzerindedir"
Minber hakkındaki başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyrulmaktadır: "Minberimin ayakları Cennet üzerindedir" (Ahmed, b. Hanbel, 6 289, Nesaî, Mesâcid, 8).
”Kim benim mescidimde, ara vermeden 40 vakit namaz kılar ise, ateşten azaptan kurtulduğuna dair beraat yazılır ve nifaktan kurtulur. (Hadisi şerif.)
Her kim ki beni, vefatımdan sonra ziyaret ederse, hayatta iken ziyaret etmiş gibi olur. Kabrimi ziyaret edene şefaatim vacip olur. (Hadisi şerif.)
Kim ki hacceder de kabrimi ziyaret etmez ise bana eza etmiş olur. (H.Şerif.)
Yeryüzünde namaz kılmak ve ziyaret etmek maksadıyla yolculuğa çıkılabilecek üç mescitten birisi Mescidi Nebi’dir.
Bir hadis-i şerifinde Resulullah (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: "Üç mescitten başka bir yere (ibadet etmek için) özel olarak yolculuk yapılmaz: Mescid-i Horam, Mescid-i Aksa ve Benim mescidim" (Buharî, Fedâilü's-Salât, 1, 6).
Sa'd ibn Ebi Vakkas (r.a)'dan Resulullah (s.a.s)' ın şöyle söylediği rivayet edilmektedir:Mescidimde namaz, Mescid-i Haram hariç, diğer mescitlerde kılınan bin rekât namazdan daha faziletlidir. (a.g.e.) buyrulur.
Bunun içindir ki, hacve umre ibadetini ifa etmek için bu topraklara yönelen insanlar, bir müddet Medine'de kalarak Mescid-i Nebi’de ibadet etmenin güzelliklerinden faydalanmaya çalışırlar.
Namazın dışında, diğer hayırlı ameller için de Mescid-i Nebevî üstün bir mahaldir. Orada yapılan her ibadet kat kat fazlasıyla mükâfatlandırılır.
Bunun böyle olduğunu vurgulamak için Efendimiz (s.a.v.) bir hadisinde, Allah yolunda cihat ile kıyas yaparak şöyle buyurmaktadır:
Mescidime bir hayrı öğrenmek veya öğretmek için gelen, Allahu Teâlâ yolunda cihat eden kimse gibidir. Bunun dışında gelen, başkasının kazancını seyreden kimseye benzer"
Güzeller güzeli (s.a.v.), Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa yanında kendi mescidinin konumunu bildirmek maksadıyla şöyle buyurmuştur.: “Ben peygamberlerin sonuncusuyum. Mescitim de mescitlerin sonuncusudur" (Nesaî, Mesâcid, 7).
Bu hadisler, zikredilen bu üç mescitin dışında inşa edilecek hiç bir mescidin, diğerlerinden farkı olmadığını ve fazilet bakımından birbirine denk olduğunu da ortaya koymaktadır..
Rabbim bu kutsal beldeyi ziyaret etmeyi nasip eylesin.
Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed
