İlçemizde bulunan 2.OSB’ de son günlerde sendikal mücadele veren, çalıştıkları işyerlerinde sendika oluşumuna katkıda bulunan işçilerin, haksız  ve hukuksuz olarak işten atıldıklarını görmekteyiz.

      Cumhurbaşkanının geçtiğimiz günlerde istihdam için işverenlerden destek beklediğini açıklamışken, sadece sendikal mücadeleye katıldıkları için emekçiler işlerinden olmaları manidardır.

      Sivil toplum kuruluşu olan sendikaların olmadığı ya da sendikaların işlevsiz olduğu ülkelerin durumu ile, güçlü sendikaların olduğu ülkelerin ekonomik durumu gözler önündedir. Gelişmiş ülkelerde yeni işe başlayan her çalışan ilk önce sendikaya üye olması yasal zorunluluktur. İş barışının yaşandığı, işçi haklarının verildiği ülkelerdeki milli gelir ülkemizdekinin 3-4 katı fazladır.

      Çalışanlarımız kendilerinden kesilen gelir vergisi ile ülkemiz bütçesine ve ekonomisine en önemli katkıyı vermektedirler.

 

      Asgari ücretin açlık sınırının kaldığı ülkemizde emekçilerimizi, işverenler köle gibi görmekten vazgeçmelidir. İşverenler insanca yaşama için yeterli ücret ve sosyal haklarını çalışanlarından esirgememelidirler.

         Ülkemizin büyüme oranının 11.1 olduğu açıklandığı bu günlerde, yine 23.2 Milyon-TL'nin örtülü ödenekten harcamanın olduğu açıklandığı bu günlerde "ülkenin kaynağı yok" yalanının arkasına sığınmadan asgari ücret 2.000-TL üzerinde belirlenmelidir.

         Ülkemizde işverenlerin kurduğu onlarca sendika, dernek, oda gibi oluşumları var. İşverenlere sendika ne kadar anayasal haksa, işçilerinde sendika kurmak ve üye olmak aynı derecede anayasal haktır.

         Hangi siyasi görüşten olursa olsun tüm işçilerin hakkını savunacağız. Haksız ve hukuksuz işten atılmalara son verilsin. İşverenin elinde hançer gibi kullanılan yasalardaki işçi aleyhine işletilen kanun maddeleri kaldırılmalıdır.

         Olağanüstü hal uygulaması ile işçilerin en doğal hakkı olan grev hakkı yasaklanacağına, haksız yere işten atılmalar yasaklanmalıdır.


         Taşeron işçilerin kadroya alınmasıyla ilgili yasa taslağı kamuoyu ile paylaşılmadığından bir belirsizlik yaşanmakta, taşeron işçilerin endişeleri çoğalmaktadır. Taşeron işçiler ile ilgili düzenleme kamudaki ve özel sektördeki tüm taşeron işçileri kapsamalı, işçilerin tümüne kayıtsız şartsız kadro verilmelidir. 

         Anayasal hak olan sendikalaşma sürecinde baskı ve tehditle işlerini kaybeden emekçilerin demokratik mücadelelerinde yanlarında olacağız, hukuki mücadelelerine destek vereceğiz.

 Reyhan AZAK-CHP Hendek İlçe Başkanı